25 Ocak 2009 Pazar

Obama! Bubama söyleme özgür olduğunu...


"acı çekmek özgürlükse
özgürdük ikimizde..."

ne büyülü kelime: özgürlük... obama'nın iki kelimesinden biri de freedom. hani o yirmi bilmem kaç yaşında bi gencin yazdığı söylenen yemin töreni seranadında... laf arası itiraf edeyim; obama'nın kendi kelamı olmadığına inanasım gelmiyor... yakışırdı "hussein"e...

her neyse... biz özgürlükten bahsetmeye devam edelim. şimdi herkes o meşhur sahneyi bilir, braveheart'taki mel gibson'un freedom diye bağırışını... kesin the patriot'da da bağırmıştır o ya; hatta we were soldier'da vietkongluları özgürleştirmek için tanrısıyla çok yakındı...

obama neyse, bubama söylerim döver onu da...
en çok bush'un özgürleştirmelerini anacağız... sanırım milyonlarca insan kuşlar kadar özgür şimdi... ruhları teksas çiftliklerine doğru kanat çırpmaya başlamış mıdır dersiniz...

tom cruise the last samuray'da kızılderilileri özgürleştirmenin kafatasından başladığını anlatıyordu ki, domuz suratlı beyaz adam tüm kanının çekildiğini sandı dehşetle...
yüzbaşı nathen, japonların özgürleşmelerine de tanık olacaktı sonra, esaretlerinden memnun olanların safında bu defa...

her neyse...
50'lerden beri bizi de sürekli özgürleştiriyor amerika... sağolsun...
hani eski bir tekerleme vardı, beslediğimiz hayvanlara dair: et verdi, süt verdi, yün verdi" diye...

amerika da bize cips verdi, kola verdi, hamburger verdi... bu kadar özgürleşebileceğimizi kim derdi...
eyvallah kennedy, eyvallah nixon, reagan, baba bush, oğul bush...
çok acı çekiyoruz çok...
bizden özgürü yok...


"dostum dostum güzel dostum
bu ne beter çizgidir bu
bu ne çıldırtan denge
yaprak döker bir yanımız
bir yanımız bahar bahçe..."


Hiç yorum yok: